Evimizin mutfak balkonu direk dışarı değil de apartman boşluğu gibi, çatının kapattığı bölüme bakıyor.
Komdi bacası da o balkondan çıkıyor.
Bir üveyici kuş var, geceleri gelip kombi bacasına tünüyor. Kombinin sıcağı sayesinde ısınıyor, kombi çok sıcak olduğunda ayaklarını hareket ettiriyor sürekli, tıkır tıkır ayak seslerini duyuyorum. Bazen kombiyi kıssam biraz da ayakları rahatsız olmasa mı acaba diyorum. Rahatsız olsa buraya gelmezdi diyorum sonra. Hem bir tane kuş da evde var, kara kış gününde üşütmemesi umut edilen...
Geceleri gelip bana sığınan biriymiş gibi geliyor o kuş. Kızımın ruhunu bana getiriyor gibi de hissediyorum. Sonra birine anlatsam deli der bana diye anlatmıyorum kimseye. Aç kalmasın, üşümesin diye kolluyorum onu.
Her gece son sigaramı içerken bakıyorum son kez ona. Herşey yolunda mı diye.
Arkadaşları da var onun, gündüzleri evdeki yemek artıklarını balkonun kenarına koyuyorum, gelip yesinler diye.
Bu soğukta yiyecek bulmak da ayrı zorluk onlar için.
Bu akşam üveyici kuşum yoktu bacada.
Geldim gittim, baktım...
Yok..
Bekledim ama yok.
Karanlık olduktan sonra gelemez artık biliyorum.
Onu düşünmekten alıkoyamıyorum kendimi. Başına birşey mi geldi acaba? Hasta mı oldu?
Yoksa ürküttüm mü onu?
Yarın akşam olsun istiyorum biran önce, gelsin evimizin bacasına diye. İyi olduğunu göreyim.
************
Güvercin hiç şüphe yok ki dilimizde bulunan üveymek kelimesinden gelir. Üveymek kumru güvercin gibi demkeş kuşların derinden ses çıkarmalarıdır. Zaten dilimizde yine bu aileden “üveyen” bir kuş manasına “üveyik” vardır. Güvercin de üveyici daha doğrucu “üvercin” bir kuştur.
Kaynak: http://www.taklaciguvercin.com/kus.htm
11 Ocak 2009
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder